Sakarya UMKE ekibi depremde yaşadıkların anlattı: “İnsan kurtarmak için gittik, hep cenaze çıkardık”

 
Sakarya UMKE ekibi depremde yaşadıkların anlattı: “İnsan kurtarmak için gittik, hep cenaze çıkardık” Sakarya UMKE ekibi depremde yaşadıkların anlattı: “İnsan kurtarmak için gittik, hep cenaze çıkardık”

”. Sırtı yere gelmiş, cenin pozisyonunda, bacaklarının üstünde evinin, yuvasının enkazını taşıyor ve gücü yettiğince sesini duyurmaya çalışıyordu. Site yerle bir olmuştu, insanlar dışarda korkmuş, üşümüş, üzgün ve şok içinde bir umut beklerken telefon sesi geldiği bilgisiyle arama çalışmaları bir noktada yoğunlaştırıldı. Pınar Hemşire, o gün yaşananları şu sözlerle anlattı: “İkinci deprem haberini yolda duyduk. Hep birilerini kurtarmak için çabaladık ama çoğu zaman sadece cenazeleri enkazdan çıkarmak durumunda kaldık. Sadece yüzünün bir kısmı ve sağ kolu dışardan görülebiliyordu. Birkaç saat sonra, depremin 24’üncü saatinde bir umut olarak kurtarılan Deniz' in daha sonrasında hayatını kaybettiğini büyük bir üzüntüyle öğrendik. Bu olay beni gerçekten çok etkiledi. Osmaniye’ye ulaşmak için zorlu hava koşullarında yolla çıktıklarını dile getiren Pınar Hemşire, Bakanlığın yönlendirmesiyle bir an önce Osmaniye’ye varmaya çalıştıklarını söyledi. Orada yaşadıklarımız ve hissettiklerimizi kelimelerle anlatmak mümkün değil. Saatler sonra isminin Deniz Kaya olduğunu öğrendiğimiz 35’li yaşlarda bir kadın depremzedeye ulaşıldı. 18 Şubat'ta Sakarya'ya dönüş yaptık. İki kez yıkılmıştık! Saat 21. Sakarya UMKE Tim-1 ekibimize Metin Tamer Sitesine intikal görevi verildi. 00 sıralarında Osmaniye’ye giriş yaptık. “CENAZE ÇIKARDIK”Deprem bölgesine Sakarya’dan ilk giden UMKE ekibinde yer alan Hemşire Pınar Tütüncü’de o gün yaşadıklarını anlattı. İlerleyen süreçte bir başka ilden nöbeti devralmaya gelen UMKE personeli arkadaşlarımıza nöbeti ve Deniz'i emanet edip bölgeden ayrıldık. Ulaştığımız ilk uzvundan damar yolu açarak hidrasyona başladık ve bilincini açık tutmaya çalıştık. Aynı zamanda hemen yanında eşinin ve az ilerisinde çocuğunun cenazesi olduğunu bilmeden kurtarılmayı bekliyordu. Yaşanan büyük felaketin birinci yılında hayatını kaybeden tüm canlarımızı rahmetle anıyor, yaralılarımıza şifalar, yakınlarına büyük sabır diliyorum.

Sakarya UMKE ekibi depremde yaşadıkların anlattı: “İnsan kurtarmak için gittik, hep cenaze çıkardık”

Saatler sonra isminin Deniz Kaya olduğunu öğrendiğimiz 35’li yaşlarda bir kadın depremzedeye ulaşıldı. “CENAZE ÇIKARDIK”Deprem bölgesine Sakarya’dan ilk giden UMKE ekibinde yer alan Hemşire Pınar Tütüncü’de o gün yaşadıklarını anlattı. İlerleyen süreçte bir başka ilden nöbeti devralmaya gelen UMKE personeli arkadaşlarımıza nöbeti ve Deniz'i emanet edip bölgeden ayrıldık. Bu olay beni gerçekten çok etkiledi. Orada yaşadıklarımız ve hissettiklerimizi kelimelerle anlatmak mümkün değil. İki kez yıkılmıştık! Saat 21. 00 sıralarında Osmaniye’ye giriş yaptık. Osmaniye’ye ulaşmak için zorlu hava koşullarında yolla çıktıklarını dile getiren Pınar Hemşire, Bakanlığın yönlendirmesiyle bir an önce Osmaniye’ye varmaya çalıştıklarını söyledi. Sakarya UMKE Tim-1 ekibimize Metin Tamer Sitesine intikal görevi verildi. Site yerle bir olmuştu, insanlar dışarda korkmuş, üşümüş, üzgün ve şok içinde bir umut beklerken telefon sesi geldiği bilgisiyle arama çalışmaları bir noktada yoğunlaştırıldı. Hep birilerini kurtarmak için çabaladık ama çoğu zaman sadece cenazeleri enkazdan çıkarmak durumunda kaldık. Aynı zamanda hemen yanında eşinin ve az ilerisinde çocuğunun cenazesi olduğunu bilmeden kurtarılmayı bekliyordu. Ulaştığımız ilk uzvundan damar yolu açarak hidrasyona başladık ve bilincini açık tutmaya çalıştık. Yaşanan büyük felaketin birinci yılında hayatını kaybeden tüm canlarımızı rahmetle anıyor, yaralılarımıza şifalar, yakınlarına büyük sabır diliyorum. ”. Birkaç saat sonra, depremin 24’üncü saatinde bir umut olarak kurtarılan Deniz' in daha sonrasında hayatını kaybettiğini büyük bir üzüntüyle öğrendik. Pınar Hemşire, o gün yaşananları şu sözlerle anlattı: “İkinci deprem haberini yolda duyduk. Sırtı yere gelmiş, cenin pozisyonunda, bacaklarının üstünde evinin, yuvasının enkazını taşıyor ve gücü yettiğince sesini duyurmaya çalışıyordu. 18 Şubat'ta Sakarya'ya dönüş yaptık. Sadece yüzünün bir kısmı ve sağ kolu dışardan görülebiliyordu.